19 Ağustos 2013 Pazartesi

ANKARA'NIN İÇME SUYUNDA KİRLİLİK!..


ŞEHİR ŞEBEKESİNİ SEVİNÇLE KULLANAN  VE BESLEDİĞİ 
BÜYÜKBAŞ HAYVANLARINI
 PAZARA HAZIRLAYAN ANADOLU KADINIMIZ




KMO (KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI):

ANKARA`NIN SUYUNDA KİRLİLİK SAPTANDI! KİRLİLİK GİDERİLENE KADAR MUSLUK SUYU İÇİLMEMESİNİ ÖNERİYORUZ

Yayına Giriş Tarihi:29.07.2013 Güncellenme Zamanı: 29.07.2013 11:01:11  

Kimya Mühendisleri Odası,
27 Temmuz 2013 tarihinde Ankara şebeke suyuna ilişkin bir basın açıklaması yaptı.

Sağlık Bakanlığı Laboratuvarı Ankara‘nın şebeke suyunda kirlilik saptadı. Sudaki Alüminyum miktarı izin verilenin dört kat üstünde. Merkez ilçelerin hemen hemen tümünde saptanan kirlilik bir aydır sürüyor.
Sağlık Bakanlığı ve Ankara Büyükşehir Belediyesi derhal önlem almalıdır.
Kimya Mühendisleri Odası (KMO) şebeke sularının kalitesini ve insan sağlığına olası olumsuz etkilerini incelemek üzere sürekli çalışmalar yürütmektedir. Geçen yıl, 5 Temmuz 2012 günü yaptığımız açıklamada Ankara suyundaki alüminyum kirliliğini gündeme getirmiştik. Geçen yıl yaşanan kirlilik Sağlık Bakanlığınca saptanmış ve kabul edilmişti. Bakanlık bu konuda Ankara Büyükşehir Belediyesini yazılı olarak bilgilendirdiğini Odamıza bildirmiştir (EK-2).

KMO tarafından yürütülen çalışmalar sırasında son günlerde Ankara‘nın sularındaki alüminyum miktarının tekrar yükseldiğini öğrenmiş bulunmaktayız. Ankara‘nın şebeke sularını düzenli olarak takip eden Sağlık Bakanlığına bağlı Ankara Halk Sağlığı Laboratuvarı yaklaşık bir aydır süren bu kirliliği saptamıştır.

En fazla 200 µg/L (mikrogram bölü litre) olmasına izin verilen alüminyum miktarı,
22.07.2013 tarihli raporlara göre ise aşağıdaki gibi sağlığı ve hayatı tehdit eden boyutlardadır .
(EK-1):ÇANKAYA‘ da:         636.02 µg/L      (tehlikeli değerin 3,18 katı)

YENİMAHALLE‘ de: 593.10 µg/L      (tehlikeli değerin 3 katı)

MAMAK‘ ta:             745.98 µg/L     (tehlikeli değerin 3,73 katı)

ETİMESGUT‘ ta:      969.22 µg/L         (tehlikeli değerin 4,85 katı)

İçme-Kullanma sularının kalitesi, 17.02.2005 tarihli ve 25730 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik" hükümlerine göre denetlenmektedir. 

Bu yönetmelikte alüminyum için belirlenen sınır değer 200 µg/L‘dir. 

Yönetmeliğin 11. maddesine göre:

 " Parametre değerlerinin ya da şartlarının ihlali halinde, bu ihlalin insan sağlığı için herhangi bir risk oluşturup oluşturmayacağı değerlendirilir. İnsan sağlığını korumak amacıyla gerekli olması halinde su kalitesini iyileştirmek için gerekli düzeltici önlemler alınır. 
Düzeltici önlemlerin alınmasını gerektiren ihlalin ciddi boyutlarda olması durumunda tüketiciler bilgilendirilir. "

Sınır değerin aşıldığı resmi raporlarla saptanmıştır.
Bu aşımlar yaklaşık bir aydır sürmektedir.
Raporlar Sağlık Bakanlığı arşivindedir.
*Sınır değerin dört katını aşan miktarlardaki alüminyumun insan sağlığı için tehlikeli sonuçları olabilir.
*Yüksek miktardaki alüminyumun özellikle sinir sistemi hastalıklarına yol açabildiği bilinmektedir.
*Ayrıca çocuklarda hafıza kaybı, öğrenme güçlüğü gibi ciddi sonuçları olabilmektedir.
*Kronik böbrek rahatsızlığı olanların durumlarını kötüleştirdiği bildirilmektedir.
*Ayrıca vücutta alüminyum birikmesinin çeşitli kemik hastalıklarına, eklem ağrılarına, kanda eritrosit yapımında bozulmaya ve bağışıklık sisteminde hasara yol açtığı saptanmıştır. 

Bu kirliliğin kaynağı saptanmalıdır.
Ankara Büyükşehir Belediyesi geçtiğimiz yıl sorumluluktan kaçmak için, kirliliğin apartmanlardaki eski su tesisatından kaynaklandığı yönünde açıklamalar yapmıştı.

Peşinen belirtiyoruz; alüminyum  kirliliğinin apartmanların su borularının eski veya paslı olması ile ilgisi yoktur.
Kanımızca yaz aylarında artan su tüketimi nedeniyle içme suları, arıtma tesisinde yeterli dinlendirme yapılmadan, şebekeye verilmektedir. Bu nedenle arıtma işleminde kullanılan alüminyum sülfat maddesinin sudan uzaklaşması sağlanamamaktadır.
İvedik Arıtma tesisinin kapasitesinin artırılması zorunlu bir ihtiyaç haline gelmiştir.
T.C.Sağlık Bakanlığını ve ANKARA Büyükşehir Belediyesini sudaki alüminyum kirliliği hakkında açıklama yapmaya davet ediyoruz.
Ankaralılara temiz ve içilebilir suyu sağlamak Ankara Büyükşehir Belediyesinin görevidir.
Yetkililer tatmin edici bir açıklama yapana kadar ve sudaki alüminyum değerlerinin normale döndüğünü ilan edene kadar Ankaralılara musluk suyu içmemelerini öneriyoruz.
Kamu oyuna saygıyla duyururuz.

TMMOB
Kimya Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu
***

YORUM
İlk, Orta ve Lise Okullarımızda ve gelir seviyeleri yeterli olmayan bölge ve mahallelerimizde şehir şebeke suyu içme suyu olarak da kullanılabilmektedir. Ankaranın tümünde ise günlük olarak el yüz yıkamadan tutunda, bulaşık makinalarında, çamaşır makinalarında ve günlük tüketimde mecburen şebeke suyu kullanılmaktadır.

İşin başarılı olan garip tarafı, Temiz Su olarak bugün için Aluminyumlu suyu,(yarın nasıl bir su kullanacağımız yüksek takdirlerine aittir)  makamlarının günün şartlarına göre !  düzenledikleri tarifelere göre  parayla satın almaktayız.

Bu Aluminyumlu suyun, tehlikeli maksimum sınırın 3-4 misli Aluminyum fazlası;
Tavuk çiftliklerinde, küçükbaş büyükbaş hayvan besihanelerinde ve sebze meyva yetiştirilmesinde ve bunların sofralarımıza gelmeleriyle sindirim sistemlerimizde, yemek yediğimiz tabak,çatal kaşık bıçak ile yemek pişirdiğimiz tencere tava ve kap kacakta, giydiğimiz iç ve dış giyeceklerimizde, bebeklerimizin ve bizlerin banyolarında , Sağlık Bakanlığı ve Büyükşehir Belediyesinin hediyesi olarak, pardon ücreti mukabilinde kullanılmakta, tüketilmektedir. Sağlıklı ve zeki nesiller yetiştireceğiz ya!

Bu durum TBMM' ne taşınacak bir HALK SAĞLIĞI KONUSUDUR.


BU SAĞLIK SORUNU, İLGİ DUYAN VE TEMSİL YETENEĞİNİ KAYBETMEDİĞİNDEN EMİN OLDUĞUMUZ MİLLET VEKİLLERİMİZİN KENDİLERİNE GÖREV VEREN ASIL' LARINA YAPACAKLARI BİR HİZMETTİR.
BAKALIM, "OLURMU BÖYLE REZALET" DİYEREK İLGİ DUYACAK VE SORGULAYACAKLARMI, SONUÇ ALACAKLARMI ?
(Kendileri,  aileleri,çocukları ve torunlarının da aynı tehlikeler ile karşı karşıya  olduklarının farkındalarmı acaba? )

Belkide böylece  yüksek seviyede Aluminyumsuz kalmaktan dosdoğru ve dimdik durduğu için eğilip bükülmeyen  insanlarımızın da eğilip bükülmesi arzu edilmiş ve planlanmış olabilir !!!

Bazı olayların daha doğrusu aynı olayların sonuçları asırlar boyunca aynıdır. 
Matematik, kimya ve sosyoloji  kuralıdır,
Aynı karekterdeki Malzemeler ve İnsanlar aynı şartlarda bir araya gelirlerse sonuç, farklı zamanlarda da aynı olur.

Malumunuz bir de derler ya “ tarih tekerrürden ibarettir”

Yetkili ama, sorumlu mu?  sorumsuz mu? bilemediğim görevlilerin “Ben bu suyu içiyorum bir şey olmuyor” demeleri, geçmişte bir tarihte “ben bu çayı içiyorum bir şey olmuyor”  diyerek çay içerken fotoğraflar çektiren ve  radyasyonlu çayı utanmadan insanlara tavsiye eden bakanları hatırlatıyor.

Belki de diyeceksiniz ki sudan sebeplerle lafı uzatma , ancak malum hayat su ile başlar, su ile devam eder.
Saygılarımla

100.YIL BİRLİK PARKI PLATFORMU
Mimar Ahmet Nedim Kaya
Koordinatör